Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu her yaşta görülebilien, temeli psikolojik bozukluğa dayanan tıbbi bir rahatsızlıktır. DEHB başta çocukluk olmak dönemi olmak üzere, yetişkinlik döneminde de sıkıntı yaratır. Halk arasında üzerinde yorum yapılan en yaygın bozukluktur.
Dikkat eksikliği, yetişkinlerde ve çocuklarda farklı belirtiler gösterir.
DEHB'li bir çocuk; ayrıntılara dikkat edemez, adaptasyon sorunu vardır, söylenilenleri çabuk unutur, dikkatsiz oldukları için sık sık başlarını derde sokarlar, genellikle sakardırlar, sabit durmaktan nefret ederler. Genelde kendi iç dünyalarındaki hayallerinde yaşarlar. Okul derslerinde başarısızlık söz konusudur.
Yetişkinlerde ise; eğer çocukluk döneminde hiç bir tedavi veya terapi almadıysa suça eğilim, şiddet yanlısı tavır sergileme, umursamazlık, iş hayatına atılamama, toplumda yer bulamama ve kişilik bozukluğu gibi durumlar söz konusu olabilir. Tedavisi devam ediyorsa, çocukluk dönemindeki belirtileri daha hafif bir şekilde yaşarlar. Yetişkinlikte değişen belirtileri ise; eğitim başarıları biraz daha artmış, hareketlilik biraz daha azalmış ve algılamaları biraz daha gelişmiştir.
DEHB durumunun Frontol adı verilen beynin bir bölümünün kontrolsüzlüğünden kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu Frontol lobunun görevini yerine getirememesinin sebebi ise; vücutta kurşun birikimi, katkı maddelerinin tüketimi, şeker, 3T (Televizyon, Tablet, Telefon) aşırı kullanımı, yetersiz beslenme ve uykusuzluk olabilir. Bunun yanı sıra DEHB durumunda hormon bozukluğu, sinir sistemi bozukluğu ve yetiştirilme tarzı da etkilidir.
DEHB'li bireyleri; dikkat etksikliği olanlar, hiperaktivite bozukluğu olanlar ve dürtüsel bozukluğu olanlar olmak üzere 3 ana başlık altında toplayabiliriz. Bu durumlar, tek tek görülebileceği gibi, üçü bir arada yada ikisi birarada görülebilir.
Tedavileri daha kolay ve kesindir. Bu çocukların enerjileri yaşıtları ile uyumludur. Sadece çok dikkatsizdirler. Karşısındaki kişiyi dinliyor gibi görünsede, hayal dünyasında olduğu durumlarla karşılaşılabilir.
Hiperaktivite bozukluğu olan çocukların tedavileri sadece ilaçtır. Bu bozukluk nörobiyolojiktir. Bu yüzden psikoterapiler ve oyun terapileri sonuçsuz kalacaktır. Ailenin bu durumu kabul etmesi şarttır. Kesin tedavisi sadece ilaçtır. Aşırı hareketlidirler, yerinde duramaz ve sürekli koşuşturma halindedirler. Huzursuzlardır, hafif ve orta şiddette saldırganlardır. Yerlerinde duramazlar ve sıra beklemeyi sevmezler. Başkalarının düşünce ve uyarılarına uymazlar. Tehlikeli işlerle uğraşmayı severler, sürekli gözetlenmeleri gerekir.
DEHB'li dürtüsel bozukluğu olan bireylerin tedevasinde ilaçların yanı sıra terapi de olmalıdır. Dürtüsel bozukluk yaşayan çocuklar sürekli ve ısrarcı tavırlar sergilerler. Yüksek derecede şiddete eğilimindedirler. Yaptıklarının farkındadırlar ancak kendilerini kontrol edemezler. Çok konuşurlar ve başkalarının sözlerini keserler. Adından da anlaşılacağı üzere, sanki bu çocukları sürekli birileri dürtüyor gibi davranırlar.